“Böyle güzel bir Pazar sabahı, saatlerimiz 7’yi gösterirken yola çıktık” demek isterdim ama yine uyuyakalıp saat 8.30’da ancak hazırlanıp çıkabildik. Ama söz! Haftaya erken uyanıp erken çıkacağız! Bugün geçen haftakinden bir nebze daha uzun yol yapacağız. Ben en fazla 10-15 arttırdığımı sanırken meğersem 25km arttırmışım mesafeyi ki buna sonra geri döneceğiz.
Bugün kafamda Pelin’e kadans ayarlaması yaptırmak var. Bunun için düz yoldan başlayalım dedik ve Maslak’tan kendimizi yola vurduk. Maslak yolu biraz sıkıntılı, özellikle İTÜ’yü geçtikten sonra yol çok daralıyor. Hatta bir ara yanımdan geçen bir araba eldivenimin tozunu alarak hatta biraz da çarparak geçti. Bir taksiciye ise boğazım acıyana dek bağırmam gerekti (sinirle). O yüzden mümkün olduğunca bu yolu kullanmamak gerek. Mümkünse alternatif yolları (Baltalimanı, İstinye vs) kullanmak daha güvenli olacaktır.
Sahile indik bir şekilde. Pelin’i kenara aldım “Kadansını (pedal devrini, yani dakikada çevrilen pedal sayısı) 80’in altına düşürme. Eğer 90’a çıkarsa bir vites yukarı at. Eğer 60-70’e düşerse vitesi düşür, 90’a çıkınca yine yükselt”. Böylece hem hızını koruyacak, hem hızlanacak, hem de diz ağrısı çekme gibi bir şansı kalmayacak. Ortalama kadansı tur sonunda 65 olsa da -ki büyük bir kısmında km saatini çalıştırmadığı için kaydetmemiş- analize baktığımda gayet başarılı olduğunu görebiliyorum. Başlangıç için ortalama olarak 80 seçtim. Bu, ilerleyen zamanlarda 90-100 arasına çıkacak ve onu çok geçmeyecek. Bana göre en ideal kadans aralığıdır 90-100 arası. Ama tabii en uygununu Pelin kendisi bulacak.
Güzergahımızı Maslak-Sarıyer Sahil-Beşiktaş Sahil-Karaköy-Kasımpaşa-Halıcıoğlu-Sütlüce-Kağıthane-Ev olarak belirlemiştim. Maslak yolu İTÜ’den sonra çok dar. Biraz zorlayabiliyor. Sarıyer Sahil yolu ve Beşiktaş Sahil yolu da dar ama bu yolu kullanan insanlar artık bisiklete alışık olduğu için insanı çok sıkıştırmıyorlar. Hem de sahil havası ayrı bir güzel ve yolun asfaltı da pek şık. Karaköy’den Kasımpaşa’ya girişte azıcık bir rampa var ama insanı çok zorlamıyor. Kasımpaşa’dan Halıcıoğlu’na dönüşte ise bir inşaat çalışması var, oldukça sıkıntılı. Her taraf toz duman. Hem de bu toz dumanı rampa çıkarken yaşıyorsunuz. Paha biçilemez… Sütlüce yolu gayet güzel, hem geniş, hem asfaltı güzel. Sütlüce’den Kağıthane’ye giden yol ise çok giriş-çıkışlı bir yol. Sürekli birilerinden izin istemek gerekiyor yolu düz takip edebilmek için.
Genel olarak gittiğimiz yollar güzeldi. İnternetten baktığım 40km görünen bu yol, antrenman sonunda 49km’ye çıktı (?). Anlamadım. Zaten eve 300mt kala hem yolun tahminimden uzun olması, hem güneşe ve sıcağa kalmamızın etkisi hem de sondaki dik rampa nedeni ile yürüyerek devam etme kararı aldık. Son 300 mt’yi de yürüyerek tamamladık ve bu haftayı burada noktaladık. Gelecek hafta kadansa devam, bu sefer işin içine kalp ritmini kontrol de girecek…
| Toplam Mesafe | : 48.96 km |
| Toplam Sürüş Süresi | : 02:42:45 |
| Ortalama Hız | : 18.00 km/s |
| Toplam Tırmanış | : 773 m. |
| Ortalama Sıcaklık | : 23° (17°-30°) |